Çocukluğumun animesi, şu an bile her bölümünü merakla beklediğim anime. Asılında ona anime demek bile vicdanımı sızlatıyor. Başlı başına bir ütopya, hayat dersleri el kitabı, dostluk ve arkadaşlığın el kitabı. 3 defa baştan sona bitirdiğim ve aklıma her düştüğünde bir sahnesini izlediğim anime.
Evet dostlar nakama ne demek bu animeden öğrendik Nami Köyünü kurtarmaya çalıştığında Luffy yardım isteyen arkadaşına içtenlikle karşılık vermiş, Arlong'un ağzını yüzünü dağıtmıştır. Yemek yapamadığını, kılıç kullanamadığını, harita okuyamadığını hatta yalan bile söyleyemediğini :D ama tek bir şey yapabileceğini oda arkadaşlarını korkuyabileceğini söylemiştir.
Usopp denizlerin cesur savaşçısı, Usopp'a karşı içimde hep garip bir sempati vardır. Mesela Zoro o gözü karadır, onun için dünyanın eyi kılıç ustasına meydan okumak normaldir ama Usopp öyle mi? O en korktuğu zamanda arkadaşları için cesaretini toplayan adamdır, o vefakardır. Going Merry için az mı göz yaşı döktü? Sırf Merry'e bağlılığından Luffy'e meydan okudu. Garip bir karakter Ussop saygı duyulması gereken bir karakter. Çoğu yerde onu aşağılayan, küçümseyen yorumlar görüyorum. Ama o içimizde ki Usopp, hani arkadaşımızın başı derde girdiğinde her ne kadar korksakta yinede son cesaretle yardıma koşan biziz Usopp. Usopp içimizde korku değil aslında son anda topladığımız cesaret.
Roronoa Zoro! Kelle Avcısı Zoro! cesur, gözü kara, pervasız, vahşi bir hayvan, tüm bu sıfatlar onu tanımlamada yetersiz kalıyor. yalnız büyümüş bir çocuk, çok sıkıntılar yaşamış belkide o sert mizacı bu yüzden. Tayfanın en güçlüsü gerektiğinde tavrını kaptana karşı bile koyan adam. Gözündeki yaranın sebebi en çok merak ettiğim şey. Kaptanın sağ kolu.
Kara Bacak Sanji :) sanji denince yüzümde aptal bir gülümseme oluyor nedense. Değişik bir adam. Şu an bile aklıma onlarca sahne geldi.En büyük zaafı kadınlar, hepimizin öyle değil mi? Tam bir centilmen. Şu Sigarayı da bıraksa çok iyi olacak. Kızıl Bacak Zeff den bir insanlık dersi almış onunla açlığın ne demek olduğunu tatmıştır. Sanji aç birini düşmanı olsa dahi geri çevirmez. Çünkü açın halinden aç anlar. Oda açılığı sonuna kadar tatmıştır.
Tony Tony Chopper, İnsanlara hayvan olmasına rağmen insanlığı öğreten bir karakter chopper, o Temiz kalpli saf yaratık. Muazzam gücüne rağmen pamuk yürekli canavar. Kiraz çiçeklerinin peşindeki yaratık.
Nica Robin, O muazzam sahne ağlayarak yaşamak istiyorum Luffy der. Luffyde ipler kopar.
- Şu bayrağı alevlere boğ Sogoking..
Ne sahneydi be. Niko Robin soğuk mizaçlı ama kırılgan bir kadın. Kaptanı en iyi tanıyanlarda biri. Her ne kadar düşman olarak girsede seriye onun tayfaya katılacağını hiç düşünmemiştim. Hatta tayfaya katıldığında bile Bu işte bir bit yeniği var demiştim ama beni utandırdı. Çok sıkıntılar çekmiş. Bilginin ne denli tehlikeli olabileceğini bize anlatmıştır. Bence Robin, Nami'den daha önemli bir karakter, daha olgun, soğuk kanlı ve oturaklı. İşin aöıkcası Nami'nin garip bir canavara dönüştüğü çizimleri sevmiyorum her ne kadar gerçekçi olsada. :D
Franky, Franky bize nemi öğretti. Aniki olmayı, kardeşliği, kardeşinin yanında ne olursa olsun durmayı. Franky'nin tek sevmediğim yönü selendirmesi. Fazla abartılı. Ama gemiye bir marangozda lazımdı. iyi oldu.
Brook, Yaşlı dedemiz, ama hiç tonton değil. Uzun ömrü ödülden çok cefaya dönmüş adam taki luffyle tanışana kadar. Laboon'a verdiği sözü yerine yıllar sonrada olsa getirecek kadar güvenilir. Aslında o maceraya atılanların sonunu gösteren ibretlik aslında o. İşin ciddiyetinin resmi delili.
Vel hasıl Luffy! Devrim ordusunun lideri Dragon'un Oğlu, Denizci Amirali Garp'ın torunu. Shanks bu çocuğu bu hale sen getirdin ya boşver :D. Aslında onu bu kadar çok konuştuktan sonra anlatmaya gerek yok. Arkadaşları uğruna herşeyden vazgeçebilcek, idealleri olan, eti herşeyden çok seven, kendisine bir kase yemek veren adamı asla unutmayan vefakar bir adam.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder